Human Skateboard (İnsan Kaykay)

Human Skateboard (İnsan Kaykay)

Ajans: Margeotes Fertitta Powell/ NY

Pazarlamanın Yakın Geleceği

Önce rakamları ortaya koyalım;

• 2005 sonu itibari ile Dünya da internet kullanan kişi sayısı 1 milyarı aştı. Bu kullanıcıların %84,5’lik kısmı interneti düzenli olarak kullanıyor.

• 2005 yılında, Türk şirketlerinin %88’i bilgisayar kullanıyor, %80,43’ünün internet erişimi var.

• 2005 yılında, Türkiye’deki şirketlerin %48,20’sinin çalışan bir web sitesi var.

• 2004 verilerine göre Türkiye’de evlerin %8,66’sında internet erişimi var.

• Türkiye’de 7,3 milyon internet kullanıcısı var.

• Çevrimiçi açık arttırma sitesi gittigidiyor.com’da 2006 yılı içerisinde 255.000’den fazla açık arttırma sonuçlandı, günde 320.000 ziyaretçi siteyi dolaştı.

• 2006 yılının ilk 3 ayında, ABD’deki internet reklamcılığı %38 artarak 3,9 milyar $’a ulaştı.

• Internette günde ortalama 75.000 yeni web günlük oluşturuluyor ve kullanıma açılıyor.

• Nisan 2006 itibari ile mevcut web günlük sayısı 35,3 milyon.

• 2006 yılında Pazarlama ve Reklam Giderlerinin akacağı kollar arasında en büyük dilim %79 ile interaktif pazarlama, ardından deneysel pazarlama (virüslü pazarlama, gerilla pazarlama…) geliyor.

• 2005 yılında internet reklamcılık gelirleri %30 artarak 12,5 milyar $’a ulaştı.

• 2006 yılında 15,000 kişi üzerinde yapılan araştırmaya göre, satın almada en etkin medya “Ağızdan ağıza pazarlama”

• 2007 yılında Dünya’da 500 milyon cep telefonu kullanıcısı olacak.

• 2003 yılında Avrupa’daki operatörler, M-ticaretten 23 milyar $ kazandı.

• Türkiye’de TRT’nin televizyon kanalları haricinde 24 ulusal, 16 bölgesel ve 224 yerel televizyon ile 36 ulusal, 108 bölgesel ve 944 yerel radyo kanalı faaliyet göstermekte.

• Türkiye’de, 2005 yılında reklam sektörü %30 büyüyerek 1,7 milyar $’a ulaştı. 2006 yılında sektörün 2,0 milyar $’a ulaşması bekleniyor.

• Türkiye’de 2004 verilerine göre TV reklamlarını “gereğinden fazla yoğun” bulanların oranı %77.

• Avrupa’da ortalama çalışanların %52’si, günde 2 saatini gelen e-postaları okumak için harcıyor.

• 2004 yılında sanal POS ile Türkiye’de 7.617.446 işlem yapıldı.

• 2004 yılında Türkiye’de kayıtlı kredi kartı sayısı toplam 29.978.243’a ulaştı.

Bunların hepsini bir araya getirdiğimizde, sayısal devrimin bizim haberimiz olmadan –haberimiz olup olmamasını da pek önemsemeden gerçekleşmiş olduğunu kabul etmek zorundayız. Peki bu sayısal devrim, neleri değiştirecek?

Bu devrimin binlerce sosyal ve ekonomik olguyu etkileyeceği ve birçoğunu da değiştireceği bir gerçek ama bu devrim ile en çok değişen şey kişiler, yani bizler..

Bizlerin değişmesi demek, tüketicilerin değişmesi demek, tüketicilerin değişmesi demek, tüketicileri etkilemek için çabalayan pazarlamanın değişmesi demek.

Peki yeni pazarlamada neler farklı olacak?

Teknolojinin Kullanımı Artacak:

Pazarlamada kullanılan teknoloji artacak. Bu gün zaten internet sayesinde pazarlama inanılmaz etkin silahlar kazanmış durumda. Sadece internet üzerinden yapılan tanıtım faaliyetleri (web siteleri) ve iletişim kolaylıkları (e-posta, messanger yazılımları) ile sınırlı kalmayan bu silahlar, özellikle kişisel yayınların (bloglar) devreye girmesiyle inanılmaz boyutlara ulaştır.

Pazarlamada teknoloji kullanımı internetin yanında özellikle mobil pazarlamada etkin olacak. Artık tüketiciye yönelik yapılan kampanyaların çoğu, daha odaklı olabildikleri için cep telefonları üzerinden yapılacak. Ayrıca m-pazarlama sayesinde ROI (yatırım dönüş oranı) ölçülebildiğinden, daha çok tercih edilen bir mecra olacak.

İnternet ve mobil teknolojilerin dışında da, yeni teknoloji kullanımı pazarlamanın en temel özelliği olacak. Artık pazarlamacıların yeni teknolojilerle barışık, kolay uyum sağlayan kişiler olması da gerekiyor.

Pazarlar Küçülecek:

“Herkese satmak”, artık her pazarlamacının hayalinde olan, geçmişi anarken kullandığı terimlerden biri haline geldi. Artık şirketler, yoğun rekabetten kendilerini uzaklaştırabilmek için “mikro pazarlar” yaratmaya ve bu pazarları korumaya çalışıyorlar. Mikro pazarlara odaklanmış şirketlerin uzmanlıkları da artıyor, dolayısıyla bu pazarı korumak, hem bu uzmanlıklarından hem de pazarın diğer rakiplere cazip gelmemesinden dolayı daha kolay hale geliyor. Pazarların küçülmesiyle birlikte, hedef kitle artık bireyler haline gelecek.

Reklamın Pazarlamadaki Etkinliği Azalacak:

Reklamlar, 20.yüzyılın mucize markalarının yaratılmasına sebep oldular. Ama artık çok da fazla işe yaramıyorlar. Çok sık, çok fazla kullanıldıklarından, artık hedef kitle reklamlara karşı kayıtsız; reklamları izlemiyorlar, okumuyorlar. Tüketiciler, bir firmanın reklam verebilmek için ne kadar para harcadığıyla ilgilenmiyor, kanalı zaplıyor, sayfayı çeviriyor, mesajı siliyorlar. Tüketicilere daha evvel reklamlarla verilen mesajların doğru çıkmaması, ve mesajların çok fazla olması, tüketicilerin reklamlara olan inancını kaybetmesine yol açtı. Artık tüketiciler reklamın abartılı, taraflı ve hatta aldatıcı olduğuna inanıyor

Halkla İlişkilerin Etkinliği Artacak:

Reklamların etkinliğinin azalması sebebiyle, pazarlamanın tanıtım işlevini yerine getirecek yeni araçlara ihtiyacı var. Reklamların inandırıcılığını ve güvenini kaybetmesi sebebiyle, pazarlamacılar artık sıkı sıkıya halkla ilişkilere sarılmak zorunda kalacaklar. Halkla ilişkiler, reklamla kıyaslandığında çok daha ucuz ama çok daha zor kontrol edilebilir. (Reklamları istediğiniz zaman, istediğiniz mecrada planlayarak yayınlatabilirsiniz.) Ama etkisi, reklamla karşılaştırıldığında çok daha fazla. Satın alma karar sürecinde, reklam yerine halkla ilişkileri kullanmak, yapılan promosyon aynı kaldığı sürece çok daha etkin. Artık firmalar Hİ kampanyalarını tasarlamakla kalmıyor, gerçekleşmeleri için toplu dua ayinlerine çıkıyorlar!

Farklılaşma Daha Fazla Önem Kazanacak:

Pazarlama tanımlarını bile değiştiren müthiş bir süreç içerisine girdik. Artık söz konusu olan, mal ve hizmetlerin bolluğu. Kıtlığı çekilen tek şey ise müşteri. Pazarda, her ürün ve hizmetin daha ucuzu, daha pahalısı, daha kalitelisi, daha kalitesizi mevcut. Rekabet, olabileceği en üst seviyeye ulaşmış durumda ve işte kötü haber; daha da artacak.

Bu rekabet çerçevesinde, aynı ürünü veya hizmeti piyasaya sunmak, görünmez hale gelmek demek. Görünür olmanın tek yolu ise rakiplerden farklı olabilmek. Pazarlama, artık tamamen farklılık üzerine odaklanmak zorunda. Ürününün veya hizmetin, sunuş biçimlerinin, yanal özelliklerinin farklı olmadığı durumlarda, sunumu yapanın pazarda hiçbir şansı yok. Pazarlama, artık sadece farklılaşmaya odaklanacak.

Pazarlama Yeni Müşteriler Yerine Mevcut Müşterilerine Odaklanacak:

İşletmeye yeni müşteri hesapları katmak pazarlamanın başından beri üzerinde sürekli tartıştığı, değer verdiği konu olsa da, yeni müşteri bulmanın yüksek maliyetleri ve yeni müşteriyi elde tutmanın maliyetleri artık pazarlama bütçelerini zorlar duruma geldi. Yeni müşteriyi bulmak için yaptığınız tanıtım harcamalarının yanında, çalışmaya başladığınız her yeni hesap, size yeni ödünlere, indirimlere şirketler karlılıklarının büyük çoğunluğunu kaybetmeye başladılar. Pazarlamacılar yeni bir kaynağı keşfetti; mevcut müşteriler!

Mevcut müşterileri elde tumanın maliyeti hem daha düşük, üstelik küçük fiyat artışlarına karşı genelde tepkisizler. Bu yüzden pazarlama odak noktasını mevcut müşterilere çevirmeye devam edecek. Her firma, “sürekli alan müşteri” yaratacak merkezler haline gelecek. Hatta daha da ileri gidip, kendi sözcülüklerini yapacak “fanatik müşteri” yaratan merkezler haline gelmeye çalışacaklar.

Bir de kötü haber, işletmeler ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar, her sene mevcut müşterilerinin %10’unu kaybediyorlar…

Pirelli, The Call

Pirelli’nin 10 dakikalık harika reklamı.

Tüketiciler Kontrolü Yitiriyor Mu?

Doç. Dr. Remzi ALTUNIŞIK ve Arş. Gör. Kazım MERT’in hazırladığı Tüketicilerin Alışveriş Merkezlerindeki Satınalma Davranışları Üzerine Bir Saha Çalışması: Tüketiciler Kontrolü Yitiriyor Mu? konulu araştırma önemli bir bulguya parmak basıyor. Sonuç kısmından aynen aktarıyorum;

“İddia edildiği gibi, alışveriş merkezlerinin ortaya çıkmasıyla birlikte, tüketicilerin perakendeciler/pazarlamacılar tarafından kullanılmakta olan pazarlama taktiklerine karşı zaaflarının arttığı ve çabuk etkilendikleri, ve dolayısıyla da alışverişlerinde kontrolü yitirmeye başladıklarını söylemek pek doğru olmayacaktır. Tabii ki bazı tüketici grupları promosyon ve tutundurma faaliyetlerine karşı hassas davranabilirler. Ancak, bu olumsuz etkinin yanında alışveriş merkezlerinin sağladığı tüketicilerin bilgilendirilmesi ve eğitilmesi, tüketici bilincinin artmasına yardımcı olmak, ve tüketicilerin alışverişlerde daha rasyonel davranmasına katkılarının göz ardı edilmemesi gerekmektedir. Tüketici kontrolü yitirmek yerine, alışverişleri üzerindeki kontrolü daha etkin hale getirmektedir.”

Araştırmanın tamamını buradan indirebilirsiniz.

XBox 360’ın Hindistan TV reklamı.

XBox 360’ın Hindistan TV reklamı.
Markanın yerelleşmesinin ne olduğunu daha güzel ne anlatabilir?

Localtime – Yerel Medya

Localtime’ı belki duymuşsunuzdur. Yerel medya ile ilişkileri düzenleyen bir firma.

Web sitelerine harika bir motor koymuşlar. Yerel medyaya vereceğiniz reklamların (TV, radyo ve gazete) bütçesini online olarak çıkartabiliyorsunuz. ilgilenenler için bağlantı adresi, http://www.localtime.com.tr/hesaplama/index.asp.

Mr.Dot ve Blogu

Fiat Grande Punto ile özdeşleşen Mr.Dot karakterinin blogu Mr.Dot tam gaz devam ediyor.

Dünya’da ve Türkiye’de ilk kez ürünü sembolize eden bir karakter için (Mr.Dot) hazırlanmış blog fikri TamOtomatik‘ten çıkmıştı.

Ürünün hitap etmek istediği kitleye (okul ve plazalardaki internet gençliği) ulaşabilmesi açısından gayet yenilikçi bir internet pazarlama çalışması ve sanırım çok da başarılı oldu.

Yaşasın blogların gücü!

 

mrdot.jpg

VW Güvenlik Donanımları

VW Güvenlik Donanımları; ABS, ESC, Hava yastığı, Kayma kontrolü
vwsafety.jpg

Ajans: DDB, Mexico

İlaç Sektörü ve Pazarlama

İlaç sektörünü düzenlemek için kurulması öngörülen üst kurul niteliğindeki İlaç Kurumu ile ilaçların eczaneler dışında da satılmasının önü açılıyor. Bu kanun taslağı ile,

– Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu kurulacak.

– İlaç Kurumu tıbbi ürünler, özel ürünler, kozmetikler ve tıbbi cihazların üretimi, ithalatı, ihracatı, piyasaya arzı, hizmete sunulması için her türlü düzenlemeyi yapmak ve denetlemekle görevli kılınacak.

– Sağlık Bakanlığı’nın ilaç fiyatlarını belirleme yetkisi sona erecek.

– İlaçların eczane dışında satılmasının önü açılacak.

– İlaçlar için uygulanan reklam yasağı kaldırılacak.

Bu gelişmelerden 2 tanesi pazarlama için çok önemli,

1- İlaçlar için uygulanan reklam yasağı kaldırılacak: Reklamevleri yaşadı. Belki de tanıtım için en çok parayı harcayan ilaç firmaları artık reklam verecekler. Bu güne kadar tanıtım faaliyetlerini eşantiyonlar ve represantanlar ile yapan ilaç firmaları artık reklamın gücünü kullanabilecekler. Bu arada sadece reklamevleri değil, gazeteler, dergiler ve TV’ler de yaşadı. Önümüzdeki günlerde bol bol ilaç reklamına rastlayacağız.

2- İlaçların eczane dışında satılmasının önü açılacak: Bu sayede, yurtdışında olduğu gibi süpermarketlerde ilaçlar satılmaya başlanacak. Yani süpermarketlere bu ilaçların sergilemesini ve takibini yapacak, ilaç firmalarının tanzim teşhir (merchandiser) elemanları olacak. Yani bir sürü yeni tanzim teşhir (merchandiser) elemanına ihtiyaç olacak.

2007 Türkiye Beklentiler, Tercihler, Beğeniler Araştırması

KMG’nin hazırladığı “2007 Türkiye Beklentiler, Tercihler, Beğeniler Araştırması” sonuçlarına göre, Türkiye’de en beğenilen markalar şöyle,

markalar.jpg

Küçük İşletmelere Büyük Tavsiyeler

Larry Bodine blogunda, Küçük İşletmelere Büyük Tavsiyeler vermiş. Aşağıda sıralıyorum;

* Diğer işletmelerle otaklıklar kurun, onların ürün ve hizmetlerini destekleyin, sunun, onların da sizin ürün ve hizmetlerinizi sunmalarını isteyin.

* Küçük ama sık çıkan ilanlar, büyük ve az yayınlananlardan daha etkilidir. Bir ilanınızın fark edilebilmesi için en azından 6 kere yayınlanması gerekir.

* Fiyatlarınızı yükseltin ama aynı zamanda verdiğiniz servisi güncelleyin. Servis paketinizi sabit bir fiyatla sunmak değer katar.

* Fiyatlarınızı indirin ama aynı zamanda verdiğiniz servisi de azaltın. Düşük fiyat ilgi çekebilir.

* Küçük işletmeler, büyük işletmeler gibi marka kimlikleri oluşturamaz. Promosyonlarınızın çabuk cevap vermesi gereklidir. Özel tekliflerinizi, özel değerler katarak belirli bir süre için geçerli kılın.

* Pazarlama için müşteriilerinizi ve tedarikçilerinizi kullanın. Onlara, sizi refere etmeleri için sebepler verin. Bazen sadece bir teşekkür notu bile yeterli olabilir, eğer teşekkür notları göndermiyorsanız, göndermeye başlayın.

Ne dersiniz? Küçük işletmeler için pazarlama bu kadar basit mi?

Mr.Hot Pepper

mrhotpepper4.jpg

Mr.Hot Pepper. Hot sauces & spicy food Mr.Hot Pepper. Acı Soslar ve Baharatlı Yemekler

Ajans:The Voluntarily United Group of Creative Agencies

Alem Fm ve İşbank

AlemFm’in DJ’lerinden Nihat Sırdar’ın programını belki duymuşsunuzdur. Adı Nihat’la Sivrisinek. Programın sponsorlarından bir tanesi İşbank’ın kredi kartı Maximum Kart. Ve harika bir gerilla pazarlama kampanyası düzenlemişler!

Programa Maksimum Kart eksstrenizi ve telefonunuzu yolluyorsunuz. Program sürerken sizi telefonla arıyorlar. Eğer telefonu “Hayat Maksimum’da” diye açarsanız Maksimum kartınıza 500 YTL yüklüyorlar. Ayrıca eğer arabanız varsa ücretsiz olarak Sonax hizmeti de kazanıyorsunuz.

Bence pazarlama açısından müthiş bir kampanya. Düşünsenize program sırasında ekstresini gönderen herkes telefonunu “Hayat Maksimum’da” diye açıyor ve akabinde arayana (eğer Nihat Sırdar değilse) niye telefonunu böyle açtığını izah etmek zorunda kalıyor.

Yaşasın gerilla pazarlama!