Başarılı Pazarlama Planı Yapmak

“Planlamada başarısız olanlar, başarısızlığı planlamış olurlar”
Benjamin Franklin

Başarılı Pazarlama Planı YapmakBir işletmenin başarılı olabilmesi ancak ve ancak pazarlama faaliyetlerinin başarılı olması ile mümkün olabilir. Pazarlamanın başarılı olabilmesi için ise, işletmenin pazarlama planının doğru olması gerekir. Büyük işletmelerin ellerinde nitelikli, tecrübeli pazarlamacılar olduğundan doğru pazarlama planı yapmak zorlayıcı değildir. Aynı işletmelerde, pazarlamaya ayrılan kaynaklar da gerçekten büyüktür. Fakat küçük işletmelerde ne nitelikli ve tecrübeli işgücü ne de büyük kaynaklar vardır. Bu yüzden asıl mesele, bu işletmelerde başarılı olabilecek pazarlama planlarını yapmak ve bunları uygulamaktır.
Başarılı bir pazarlama planı hazırlamak için öncelikle iki temel bilgi konusunda emin olmak gerekir;
– Neredeyiz?
– Nereye Gideceğiz?
Her ne kadar, birçok işletme ve daha da önemlisi yönetici için ‘neredeyiz?’ sorusu çok gereksiz gözükse de, bir işletme, eğer kendi konumunu, bulunduğu noktayı, rakiplerini kaynaklarını, şirket kültürünü, müşterisini, pazarı, hatta çalışanları doğru analiz edemiyorsa pazarlama planının başarılı olması mümkün olmayacaktır. Bu konuda en hızlı sonuç alınabilecek analizlerden biri SWOT analizidir. Eğer doğru uygulanabilirse, ‘neredeyiz’ sorusuna bir cevap oluşturabilir. Hemen sonrasında, rakip analizi yapılması, rakiplerin doğru belirlenmesi için bir yöntem olacaktır. İşletmenin hedef müşterisini belirlemesi, hemen sonrasında mevcut müşterilerini analiz etmesi ve bu ikisi arasında bir kayma olup olmadığını anlaması gerekmektedir. Dolayısıyla bu teknikler ile kapsamlı, hızlı bir durum analizi yapılabilir. Okumaya devam et

Gündem Artı Ekonomi’de Creme de la Creme konuşuldu

Lüks satışı anlattığım yeni kitabım Creme de la Creme, bu gün Gündem Artı Ekonomi programının konusuydu. Lüks pazarı ve lüks satışıı konuştuğumuz programı izlemek için:

 

“Creme de la Creme” raflarda

Lüks satışı anlattığım “Creme de la Creme  – Lüksü Satmak” isimli kitabım Türkmen Kitabevinden çıktı.
Kitabı satın almak için bu bağlantıya tıklayabilirsiniz.

KAPAK-CREME DELACREME_small

Lüks satmak bir tutkudur. Lüks satış en temelde  üç ögenin bir araya gelmesi ile oluşur; tasarım, marka elçisi ve müşteri. Müşteriye eşsiz bir deneyim yaşatmadan lüks satıştan bahsetmek mümkün olmaz.
Lüks satarken, ürünler ne olursa olsun, lüks satışta mantık hep aynıdır, dolayısıyla farklı ürünlerin sunumlarında (tekstil, mücevher, araba, özel hizmetler vs.) bu kitap yol gösterici olacaktır.
Bu kitap tutku ile lüks satan tüm marka elçilerine, müşterilerine lüks satışta eşsiz deneyimler yaşatabilmek için dikkat etmeleri gereken her aşamayı detaylandırıyor.

Yazar : Dr. Zeki Yüksekbilgili
Yayınevi : Türkmen Kitabevi
Konu : Pazarlama – Satış
Editör : Gülbeniz Akduman
Sayfa Sayısı : 72
Ebat : 135 x 195
Barkod-ISBN : 9786054749560
Baskı : İstanbul – 2015

E-Posta ile pazarlamada yeni gelişmeler

eeeBu günün pazarlama dünyasında en sık kullanılan mecralardan biri elektronik postalardır. Hem hızlı, hem etkili hem de ekonomik olmalarından dolayı hemen hemen tüm sektörlerde aktif olarak kullanılmaktadırlar.

Radicati Group tarafından yapılan bir araştırmaya göre, 2014 yılında Dünya’da kullanılan e-posta hesabı sayısı 4.116 milyondur. Bu hesaplar, 2.504 tekil kullanıcı tarafından kullanılmaktadır. Aynı araştırmaya göre Dünyamızın günlük e-posta trafiği 196,3 milyar adettir. Burada bizim için önemli olan konu ise, bu mesajların 108.7 milyarının (toplam e-posta trafiğinin % 55’inin) iş ile ilgili mesajları olduğudur.

Bu kadar yaygın kullanılan bir mecranın, tüm pazarlamalar tarafından kullanımı gittikçe artmaktadır. Marketing Cloud tarafından yapılan bir araştırma, pazarlamacıların %73’ünün e-posta ile pazarlamayı en temel pazarlama kanalı olarak gördüklerini ortaya koymuştur.

Son dönemde yapılan birçok farklı araştırma ise e-posta kampanyalarında açılma (okunma) oranlarının ortalama %20, bağlantıya tıklama (yönlendirme) oranlarının ise ortalama % 5 olduğunu ortaya koymuştur.

Tüm bu istatistikler göz önüne alındığında, e-posta ile pazarlamanın pazarlamacıların baş tacı olması kaçınılmazdır. Tam da bu noktada, ülkemizde 1 Mayıs’ta yürürlüğe giren “Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun” ile e-postaların pazarlama amaçlı kullanımı konusunda önemli düzenlemeler yapılmıştır. Son dönemde bu konuda ortaya çıkan birçok soruyu aşağıda sizler için yanıtlamaya çalıştım; Okumaya devam et

“Kuşaklara Göre Örgütsel Adalet Algısı” başlıklı bilimsel makalemiz yayınlandı

Dr.Zeynep Hatipoğlu ile birlikte yazdığımız “Kuşaklara Göre Örgütsel Adalet Algısı” başlıklı bilimsel makalemiz Gaziantep University Journal of Social Sciences (JSS)’da yayınlandı.

Makale şu şekilde özetlenebilir;

“Literatürde örgütsel adalet üzerine birçok çalışma yapılmış olsa da, farklı kuşakların örgütsel adalet algıları üzerine bir çalışmaya rastlanmamıştır. Bu çalışmada, X ve Y kuşaklarının örgütsel adalet algılarının farklı olup olmadığı incelenmiştir. 430 anket ile yapılan çalışmada Örgütsel Adalet Ölçeği kullanılmıştır. Araştırma sonucunda kuşakların örgütsel adalet algılarında anlamlı bir fark olmadığı ortaya koyulmuştur.”

Makaleye JSS’nin sayfasından veya buradan ulaşabilirsiniz.

Türkiye’de Y Kuşağının Yaş Aralığı

“Türkiye’de Y Kuşağının Yaş Aralığı” isimli bilimsel makalem Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi (ESOSDER) Cilt 14, sayı 53’te yayınlandı.

Makale şu şekilde özetlenebilir;

“Literatürde Y kuşağının yaş aralığı konusunda birçok farklı görüş bulunmaktadır. Bu çalışmada, Türkiye’de Y kuşağının kapsadığı yaş aralığı tespit edilmeye çalışılmıştır. 1247 kişinin katılımı ile yapılan bu çalışma sonucunda, Türkiye’de Y kuşağının 1983-1995 doğumlulardan oluştuğu ortaya koyulmuştur.”

Makaleme ESOSDER’in sayfasından yada buradan ulaşabilirsiniz.

 

Gündem Artı Ekonomi’de ‘pazarlama’ konuştuk

Bu gün, Cihan TV Network tarafından yapılan ve 60 yerel kanalda yayınlanan GÜNDEM ARTI EKONOMİ programında Optimist Yayınlarından çıkan PAZARLAMADA YENİ USTALIK kitabımı konuştuk.

Yeni kitabım PAZARLAMADA YENİ USTALIK Optimist yayınlarından çıktı.

Zeki Yüksekbilgili’nin yeni dönemin pazarlama trendlerini anlatmaya çalıştığı PAZARLAMADA YENİ USTALIK kitabı Optimist yayınlarından çıktı.

Kitabı Idefix, D&R veya Kitap Yurdu‘ndan satın alabilirsiniz.

Modern hayatın belki de bize sağladığı en büyük yüklerden biri tercih etme zorunluluklarımız. Üstelik tercihlerimizin sayısı artmaya devam ediyor. Peki, satın alma kararlarımız bunca tercihten nasıl etkileniyor? İşte pazarlamacıların sürekli kendilerine sormaları gereken soru tam olarak da bu olmalı. Artık üreticilerin ve biz pazarlamacıların elinde çok fazla seçenek kalmadı. Çevresinde neler olduğunu hızla anlamaya çalışıp zaman kaybetmeden bir şeylerin değiştiğini kabul edenler, gıpta edilecek bir verimlilik kazanacaklar.

Bu kitap pazarlama planlarını bu yeni dünyaya göre yeniden uyarlamak isteyenler için gerçek bir rehber.

  • Karar Vermek ve Satış
  • Bir Satıcının Büyük Hataları
  • Sizin Gerçek Rakibiniz Kim?
  • Endüstriyel Pazarlarda Satış
  • İnternet İçin Basın Bülteni Hazırlama İpuçları
  • E-Posta Yollarken Yapılması ve Yapılmaması Gerekenler
  • Telefonla Satışta Yapılan Büyük Hatalar
  • Buldozer Tipi Satıcı
  • Pazarlama Miyopluğu
  • Satışları Artırmak İçin 14 Basit Tavsiye
  • Satış Kapatma
  • Reklamlarınızda Kullanmamanız Gereken 5 Kelime
  • Pazarlamada Farklılaşma
  • Eşsiz Anahtar Kelimeler

pazarlamadayeniustalik_high

“Perakende Mağazacılık Sektöründe Satış Personelinin Demografik Özellikleri ve Personel Memnuniyeti İlişkisi” başlıklı bilimsel makalemiz yayınlandı

“Perakende Mağazacılık Sektöründe Satış Personelinin Demografik Özellikleri ve Personel Memnuniyeti İlişkisi” başlıklı makalemiz Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi (ESOSDER)’de yayınlandı.

Makale özeti şöyledir;

“Tekstil perakende sektörü gittikçe hız kazanan ve istihdam sağlayan önemli bir sektör olmakla birlikte, bu
alanda çalışan insan kaynakları uzmanlarının en temel problemlerinden biri, her zaman personel memnuniyeti olmuştur. Personel memnuniyetini arttırmak için birçok aksiyon alan insan kaynakları uzmanları, personel memnuniyetini etkileyen ölçütleri analiz etmek ve bu ölçütlere göre aksiyon almak için çeşitli araştırmalar yapmaktadır. Bu araştırma, personel memnuniyeti ile personel demografik özellikleri arasındaki ilişkiyi incelemiş, diğer araştırmalarda bulunanların aksine, tekstil perakende sektöründe satış danışmanı olarak çalışan personelin eğitim seviyesi dışında, yaş, medeni durum, perakende tecrübesi, toplam iş tecrübesi, çocuk sahipliği ile ilişkisi olmadığı ispatlanmıştır. Ayrıca, ölçülen memnuniyet ölçütlerinin tamamının anlamlı bir ilişki içerisinde olduğu ortaya koyulmuştur.”

Makaleyi Esosder’in sayfasından veya buradan indirebilirsiniz.

Eğitim Oyunları 2 Raflarda Yerini Aldı

Gülbeniz Akduman ve Zeki Yüksekbilgili tarafından hazırlanan Eğitim Oyunları kitabının ikincisi Hayat Yayınları tarafından okuyucuyla buluştu.egitimoyunlari2-190x300

Gülbeniz Akduman ve Zeki Yüksekbilgili tarafından hazırlanan Eğitim Oyunları kitabının ikincisi Hayat Yayınları tarafından okuyucuyla buluştu. Kitapta; oyunların amaçları, uygulama alanları, süresi, tavsiye edilen kişi sayısı ve gerekli malzemelerle birlikte nasıl oynandığına yer verildi.

Eğitim Oyunları 2, 14 yıl kişisel gelişim konularında farklı sektörlerde eğitim veren Gülbeniz Akduman ve bu güne kadar 15 binden fazla kişiye eğitim vermiş Zeki Yüksekbilgili’nin birikimlerinden oluşuyor. Ocak ayının üçüncü haftası raflara çıkan Eğitim Oyunları 2, eğitimlerini daha verimli hale getirmek isteyen, yeni oyunlar arayan eğitmenler için başucu kitabı olmayı hedefliyor. Eğitim Oyunları 2, katılımcıların hoş vakit geçirmelerini ve aktif katılımı sağlamaları için temalara ayrılmış 70 yeni eğitsel oyun içeriyor.

Kitabı indirimli almak için tıklayın.

 

2015 Yılı Pazarlama Trendleri

“2015 Yılı Pazarlama Trendleri” başlıklı makalem DÜNYA gazetesinde yayınlandı.

Makaleye bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz.

2015 yılı pazarlama trendleri

2015 yılı pazarlama trendleri

Sadece para için mi çalışıyorsunuz?

Gülbeniz Akduman ile birlikte hazırladığımız “iş hayatında mutlu muyuz?” araştırmamızın sonuçları Kariyer.Net’in blogu İKBlog‘da yayınlandı. Araştırma sonuçlarına bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz.


mutlulukmakale

Çalışanların zaman baskısı nedeniyle yaptıkları her şeyi normalden 2-3 kat hızlı yapmaya başladıklarını belirten Pazarlama Danışmanı ve Eğitmeni Zeki Yüksekbilgili ve İnsan Kaynakları Danışmanı ve Eğitmeni Gülbeniz Akduman sevdiklerimize ayırdığımız zamanın da azaldığını düşünüyor. Bu durumun hem özel hem de iş hayatında mutsuzluk getirdiğini aktaran uzmanlar, 6 bin 260 kişinin katılımıyla gerçekleştirdikleri “İş hayatında mutlu muyuz?” araştırmasının sonuçlarını açıklıyor.

Teknolojik gelişmeler ve çalışma hayatında her geçen gün hızla artan rekabet ortamı kişileri daha iş odaklı yaşamaya itiyor. Teknoloji sayesinde 7-24 ulaşılabilen mobil çalışanlar haline gelen şirket çalışanları adeta birer tele-köle gibi iş odaklı yaşayıp zamanlarının çoğunu işe ayırıyor. Zaman baskısı nedeniyle de hayatta yaptıkları her şeyi normalinden 2-3 kat hızlı yapıyorlar. Tabii ki hızlı çekim yaşanan bir hayat beraberinde birçok olumsuzluğu da getiriyor.

Hızlı yemek yeme nedeniyle kilo almak
Hızlı yaşamak sonucu iletişim kurduğumuz kişilere yeterli ilgiyi göstermemek
Çevremizdeki kişilere daha az sevgi ve ilgi göstermek
Hızlı çalışmanın getirdiği artan hata oranı
Hızlı karar almanın getirdiği yanlış kararlar
Hızlı iş yapmak için daha kalitesiz işler çıkarmak
Ruhlarımız geride mi kalıyor?

İnsanlar hayatın her alanında o kadar hızlı yaşıyor ki adeta o eski kadim Afrika hikayesinde olduğu gibi ruhları geride kalıyor. Eski Afrika hikayesini şöyle bir hatırlarsak; Afrikalılar, beyaz adamlarla birlikte Afrika’da bir yerde seyahat ediyor. Beyaz adam hep hızlı hızlı gitmek istiyor. Afrikalılar ikide bir durup oturuyor. “Ne oluyor? Niye oturuyorsunuz? Hadi acelemiz var” denildiği zaman, Afrikalılar’ın verdiği cevap ise çok manidar: “O kadar hızlı gidiyoruz ki, ruhlarımız geride kalıyor”. Biz de maalesef ruhlarımızın geride kaldığı bir hayat düzeninde çırpınıp duruyoruz.

Sevdiklerimize ayırdığımız zaman azalıyor

Uzun saatlerimizi para kazanmak ve mülk edinmek gibi maddi uğraşlara harcadığımız için sevdiklerimize ayırdığımız zaman azalıyor. Tüm bu uğraşlar sonunda bize zaman yoksulluğu olarak geri dönüyor ve bu da hem özel hem de iş hayatında mutsuzluğu artırıyor. Peki, siz sevdiklerinize ve çalışma arkadaşlarınıza yeteri kadar zaman ayırıyor musunuz? En son kimi mutlu ettiniz?

diplomaÇalışan mutluysa daha verimli olur

Mutluluk, insanın hayatı boyunca en çok kullandığı, duymaktan zevk aldığı ve günümüzde de her geçen gün önem kazanan kavramlardan biri. Özellikle çalışan kişilerin yaşamının en verimli ve uzun döneminin geçtiği iş yerlerine her gün aynı heyecanla gidip çalışması ve en iyi şekilde ve zamanında işini bitirmeye çalışması için işini severek ve mutlu bir şekilde yapması ise büyük bir gereklilik. Zira profesyonellerin hem kendine hem de işletmeye faydalı olmalarının yolu mutluluktan geçiyor. Gerek işletmeler gerekse çalışanlar açısından son derece önemli olan mutluluk ve işte mutluluk kavramlarının incelenmesi, tanımlanması, ölçümlenmesi her geçen gün daha fazla önem kazanıyor.

Türkiye en mutsuz 9’uncu ülke

Gallup International Association’ın raporunda Türkiye mutluluk derecesinde 65 ülke arasında 56′ncı sırada yer alıyor. Mutluluk konusunda dünya çapında yapılan araştırmaya göre, dünyanın en mutlu ülkesi Fiji, en mutsuz ülkesi ise Irak. 64 bin kişi ile yapılan araştırmada Türkiye’de anket katılımcılarının yüzde 46’sı mutlu olduğunu belirtti. Bu da gerçekten çok üzücü bir oran…

Peki, iş hayatında mutlu muyuz?

Bu araştırmadan hareketle “İş hayatında mutlu muyuz?” sorusunun cevabını bulmak için 6 bin 260 çalışana “İş gününüz nasıl geçiyor?” sorusunu yönelttik. Araştırma sonuçlarına göre çalışanların yüzde 22’si “Çok mutluyum, her gün işe istekle gidiyorum” cevabını verirken, yüzde 38’i “Ne mutlu ne de mutsuzum, kararsızım” cevabını verdi. Araştırmanın en çarpıcı sonucu ise, katılımcıların dörtte birinin kendini mutsuz ve bıkkın olarak tanımlaması oldu.

mutluluk-arastirmasi-tablo

Şirket gerekli her koşulu sağladığında mutluluk kendiliğinden gelir mi? İyi bir terfi programı, maaş ve yan haklar, özel sağlık sigortası gibi… Mutluluk başarıdan önce mi gelir sonra mı? Yüzyıllarca mutluluğun başarının çevresinde döndüğüne inandırıldık.

mutluluktablo1Pozitif psikoloji alanındaki son araştırmalar sayesinde ise bunun tam tersinin doğru olduğu ortaya çıktı.

mutluluktablo2Mutluluk merkezdedir, başarı onun çevresinde döner.
Son dönemde sürekli olarak mutlulukla ilgili moda stratejilerle karşılaşıyoruz. Yeni ve birbirinden farklı ve inanılmaz stratejiler… Peki, biz şirketimizde Mutluluk Yönetimininasıl uygulayacağız? Her hastalığın ilacı nasıl farklıysa her şirket için Mutluluk Yönetimi uygulamaları da farklı olacaktır. Mutluluk Yönetimi projesine başlamadan önce ölçün. Sonrasında SÖS (Sürekli Ölçüm Sistemi) geliştirin. Yıllık, aylık ve hatta sosyal medyanın aracılığıyla anlık değerlendirmeler yapın. Ve son olarak bu değerlendirmeler sonucunda çalışanınızı işin odağına koyarak mutluluk yönetiminde dokunulması gereken alanları planlayın.

Pazarlama Canavarı Bumerang Ödüllerinde ilk 10’a Kaldı

2014 Boomerang ödüllerinde, en uzman blog kategorisinde Pazarlama Canavarı ilk 10’a kaldı.
Yardımcı olan, oy veren herkese çok teşekkür ederim.

İlgili bağlantı için tıklayın.